Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanı Ali ErbaÅŸ, “Ä°ÅŸgalci siyonistlerin Gazze’de Filistinli çocukları, masumları katletmesini durdurmak için bütün Müslümanların güçlerini birleÅŸtirmelerini ve baÅŸkenti DoÄŸu Kudüs olan bağımsız Filistin devletinin kurulması için gayret etmeyi bize nasip etmesini Allah’tan diliyorum.” ifadelerini kullandı.
Diyanet’ten yapılan açıklamaya göre, Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanı ErbaÅŸ, Suudi Arabistan’ın Mekke kentinde düzenlenen “9. Vakıflar ve Ä°slam Ä°ÅŸleri Bakanları Konferansı”na katıldı.
ErbaÅŸ, buradaki konuÅŸmasında, Filistin’de büyük bir soykırım ve zulmün yaÅŸandığını belirterek, şöyle devam etti:
“BaÅŸta kendi vatanlarında zulme ve soykırıma uÄŸrayan Filistinliler olmak üzere, dünyanın herkes için daha güvenli bir yer olmasını diliyorum. Ayrıca, Ä°ÅŸgalci siyonistlerin Gazze’de Filistinli çocukları, masumları katletmesini durdurmak için bütün Müslümanların güçlerini birleÅŸtirmelerini ve baÅŸkenti DoÄŸu Kudüs olan bağımsız Filistin devletinin kurulması için gayret etmeyi bize nasip etmesini Allah’tan diliyorum.”
Erbaş, insanın tabiatında bir yaratıcıya inanma eğilimi olduğunu, yaratılışı gereği insanın, dünya hayatını ve ötesini kuşatan bir varlık ve alem tasavvuruna ihtiyaç duyduğunu kaydetti.
Ä°nsanın varoluÅŸunun anlamını, nereden geldiÄŸini ve nereye gideceÄŸini bilmek istediÄŸini, bunun bir amaç sorgulaması ve bir güven arayışı olduÄŸunu belirten ErbaÅŸ, “Bu sebeple yüce yaratıcı, ilk insandan itibaren insanoÄŸlunun güven arayışına rehberlik edecek, ona hidayetin yolunu gösterecek elçiler ve ilahi mesajlar göndermiÅŸtir.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Ä°slam’ın temel hedefinin, yeryüzünün barış ve huzurunu temin etmek olduÄŸunu vurgulayan ErbaÅŸ, “Allah, dünyada huzur ve barışın en büyük teminatı olarak adaleti, hakkaniyeti, temel hak ve hürriyetlerin dokunulmazlığını emretmektedir. Peygamberimiz de Müslümanı ‘insanların, elinden ve dilinden emin olduÄŸu, can ve mal hususunda güvendiÄŸi kiÅŸi’ olarak tanımlamaktadır. Bu ölçü, dünyadaki herkesin onurlu, özgür ve insanca yaÅŸama hakkını savunmayı gerektiren bir hayat düsturudur.” ifadesini kullandı.
“Ä°NSANLIK, HZ. PEYGAMBERÄ°N ORTAYA KOYDUÄžU HAKÄ°KATLERE HER ZAMANKÄ°NDEN DAHA ÇOK MUHTAÇ”
Erbaş, bugün dini, yaratıcıyı ve varlığın aşkın boyutunu öteleyen bir anlayışın egemen olduğu bir dünyada yaşandığına işaret ederek, şunları kaydetti:
“Dinin ve maneviyatın alabildiÄŸine ötelendiÄŸi ve örselendiÄŸi bu süreçte toplumsal huzur ve güven, ciddi yaralar almaktadır. Adalet, merhamet, emanet, barış, itidal gibi deÄŸerler ve en temel insani erdemler, yerlerini büyük oranda kaos, kargaÅŸa ve anlamsız çatışmalara bırakmaktadır. Nitekim bugün tevhit, adalet ve güzel ahlakı öteleyen dünya, zulüm, haksızlık, umutsuzluk, gözyaşı ve bunalımların girdabında kaybolmak üzeredir. Bencillik, yalnızlık, nefret, ÅŸiddet, terör, iÅŸgal ve hatta küresel savaÅŸ gibi tehditler, hayatı kuÅŸatmış durumdadır. Dolayısıyla insanlık, Hazreti Peygamberin ortaya koyduÄŸu hakikatlere bugün her zamankinden daha çok muhtaçtır.”
Bazı ülkelerin, ifade özgürlüğünü destekleme bahanesiyle İslam karşıtı birtakım odakları cesaretlendirdiğine dikkati çeken Erbaş, şu ifadeleri kullandı:
“Özellikle Müslümanların inanç ve deÄŸerlerine hakaret edilmesi, bazı toplumlarda maalesef bir teamül haline getirilmiÅŸtir. Ahlaki ve insani deÄŸerlerle çeliÅŸen bu tavır, insanları nefret suçlarına ve ÅŸiddete teÅŸvik ederek tüm dünyada güvenlik ve istikrarı sarsmaktadır. Bu noktada bizlere düşen öncelikli görev, hakikate kasteden küresel projelerle hep beraber mücadele etmektir.”
Konferansa, Diyanet İşleri Başkanlığı Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürü Remzi Bircan ile Rehberlik ve Teftiş Başkanı Hasan Güçlü de katıldı.